Rabbin Nimetleri (Efora)

Saymaya ve anmaya kalksak bile başaramayacağımız ama anmaya ve şükretmeye ihtiyacımız olduğunu bildiğimiz Rabbin nimetlerini zikretmeli, düşünmeli ve ne kadara aciz olduğumuzu
ve Rabbimize muhtaç olduğumuzu andıkça daha fazla görmekteyiz.

Gücümüzün yetmeyeceği bir durum bu gerçekten Allah’ın insana vermiş oldukları birini bile ele alacak olsak suyu mesela oluşmasını, içindeki maddeleri, bize faydaları, ve bir çok canlıya olan yararı olmaması durumundaki yaşayacaklarımızı düşünmeye kalksak, yazmaya ve anlatmaya kalksak ne kadarını yapabiliriz ki.

68- Şimdi siz, içmekte olduğunuz suyu gördünüz mü?
69- Onu sizler mi buluttan indiriyorsunuz, yoksa indiren biz miyiz?
70- Eğer dilemiş olsaydık onu tuzlu kılardık; şükretmeniz gerekmez mi?
71- Şimdi yakmakta olduğunuz ateşi gördünüz mü?
72- Onun ağacını sizler mi inşa ettiniz, yoksa onu inşa eden biz miyiz?
73- Biz onu hem bir öğüt ve hatırlatma, hem ihtiyacı olanlara bir meta kıldık.
74- Şu halde büyük Rabbini ismiyle tesbih et.

Vakıa suresi

En güzel anlatımı ve örnekleri veren şüphesiz ki Rabbimizdir. Bize vermiş olduğu nimetlerden ikisinin örneğini vermiş ve bunu size veren kim diye sormakta ya vermeseydik haşa siz bunu nasıl elde edebilirdiniz, yada onu tuzlu kılmış olsaydık bunu değiştirmeye gücünüz yetermiydi? Ve ateşi yakmak için odunu yani ağacı yaratmamış olsaydı bunlarsız bir hayat düşünebiliyor muyuz. Yada bunlar olmasaydı biz kendimiz bunları elde edebilir miydik. Şu anda bunlar bize verildiği için olmadıklarını düşünemeyiz bile belki ki haşa yaratabilelim, oluşturabilelim. Bunlar karşısında yapabileceğimiz tek şey şükredebilmektir. Rabbimizinde bizden istediği budur. Şu halde büyük Rabbini ismiyle tesbih et.
Ve Rabbin ayetlerini, bize verdiği nimetleri düşünebilmeyi, akledebilmeyi bunun için bize verdiği aklı bu akılla birlikte vermiş olduğu kalbi vicdanı,merhameti,sevgiyi,eli,ayağı,gözü kulağı saymakla bitiremeyeceğimiz kadar çok imkanı,fırsatı,ve en önemlisi iman gibi bir nimeti vermeseydi yada vermiş oldukları karşısında şükredebilecek bir hak ediş nasip etmemiş olsaydı hangisini elde etmeye gücümüz yetebilirdi ki?


De ki: 'Sizi inşa eden, size kulak, gözler ve gönüller veren O'dur. Ne az şükrediyorsunuz?'
Mülk suresi-23


Gerçekten hepsini anmaya ve saymaya gücümüz yetmeye bilir belki ama her gün sabah kalkıp güneş doğuşuna şahit oluyorsak,nefes alabiliyorsak ve o günü bir fırsat olarak hakkıyla yaşaya biliyorsak bu nimetlerin hakkını ne kadar verebiliriz bilmiyorum ama tüm gücümüzle bunlar için çabalamalıyız o zaman cennet gibi hiç bitmeyecek nimetlerle dolu olan bir yeri hak etmeyi umut edebiliriz inşallah.

(Henna)

Allahın Adı İle
Rab bize sayamayacağımız kadar bir sürü nimetler verdi,veriyor.Her şey gibi nimetler de bizim imtihan olmamız
nedeniyle varlardır.Rabbin bize verdiği nimetlere şükretmemiz lazım.Rab bizi deneyerek rızkımızı kıssa ona ihanet
edip,isyan etmemeliyiz.Kendi halimizden daha parasız,daha aç insanları bir düşünsek zaten kendimize acıyacak,
üzülecek vaktimiz bile kalmaz.Mesela;Yemeğini yedin,karnını doyurdun ve canın tatlı yemek mi istiyor ve alacak
imkanın mı yok,sakın buna üzülüp,sırf tatlı alabilmek için kötü işlerew bulaşma.senden daha aciz daha paraya
ihtiyacı olan ve yemek bile yiyemeyen insanları düşün bunları gerçekten düşünürsen,işt5e o zaman kendi haline
şükredersin,elim,kolum çirkin diye üzülüp,dert edinmirsen elsiz,kolsuz insasnları unutmuş yani yaşama karşı
gözlerin körleşmiştir.Bazende Rabbin bize verdiği nimetleri yine Rab için feda etmemiz,ondan vazgeçmemiz gerekebilir,
eğer yaptığın bir iş seni Allah yolundan daha çok kendine çekip,daha çok ona vakit harcadığını düşünüyorsan ondan
kolayca vazgeçebilmelisin.kolay olmalıdır dünyaya dair vazgeçişler,kolay olmalıdır feda etmeler.Hiç bir dünya malına
tutkuyla bağlanmamalı insan,malı kendisine yarar sağlayacaksa kullanmalı,eğer kötü işlere sürükleyecekse de
ondan vazgeçmeli,eğer cenneti istiyorsa.
Fatiha Suresi-1- 3- Hamd, alemlerin Rabbi, rahman, rahim ve din gününün maliki olan Allahadır.
4-biz Sasna ibadet eder ve senden yardım dileriz.
5-7-Bizi Kendi yoluna ilet,gazaba uğrayanların ve sapmışlarınkine değil.

(Özge)

Her birimiz Rabbin Nimetleriyle donatılmış Rabbin bizlere bahşettiği dünyasında yaşıyor ve ölüyoruz.
Allah bizleri bir damla su ve bir çiğdem et parçasından yaratıyor. Her birimiz Rabbin OL, hükmü altında doğuyor büyüyor ve ölüyoruz. Bizim Rabbimiz o kadar şefkatli o kadar merhametli ki, bizlere adil bir hayat bahşedip her birimizi imtihan ediyor.
Her birimiz Rabbin nimetleriyle sınanıyoruz.
Rabbimizin bizlere vermiş olduğu, ellerle, ayaklarla ve gözlerle doğruyu veya yanlışı tercih edip yaşıyoruz. İnsan başını kaldırsa Rabbin nimetlerin sayamaz, yerdeki karıncalardan gökteki kuşlara kadar her biri Rabbin nimetidir. Yediğimiz ekmekler içtiğimiz sular hepsi Rabbin nimetleridir. İnsan ya şükredici olur ya da nankör kâfir.
Güzümün önünde Rabbin ayetlerinden bir ayet var. Ağaçlar ve bitkiler Allah büyü diyor büyüyorlar, çürü diyor çürüyorlar. Ağaçlar son bahar gelince yaprakları sararıyor, kış gelince dökülüyor, ilkbahar gelince çiçek açıyor ve yaz gelince yeşeriyor. Öğüt alıp doğrulmak isteyene aslında her yer ayet, her yer ibrettir.
Bizler değiliz övgüye layık olan insan değil. Bir damla sudan yaratılan aciz bir varlık değil, övgüye layık olan. Rabdir Rab övgüye layık olan Rab dir.
Rabbin nimetleri üzerine yaratılmış olan dünyada yaşayan ve her şeye muhtaç olan insan değil. Yağmur, güneş, toprak, meyve, sebzeler her biri Rabbin nimetlerinden bir nimettir. Aciziz bir bardak su ya aciziz, bir lokma ekmeye aciziz. Ve Rabbimiz vermese de asla elde emdeyiz.
Rahman suresi bizlere Rabbin bu dünyada sunmuş olduğu nimetlerden bahseder. vakıa suresi ise, Rabbin ahiretde de rızıklandırmasından bahseder. Aslında insan her daim Rabbin nimetleriyle yaşıyor. Sabah kalktığı zaman Rabbin kendisine verdiği gözlerle etrafa bakıyor, Rabbin verdiği ağızla konuşuyor, yemek yiyor ve Rabbin verdiği imtihanlarla kazanıp ya da kaybediyor. İnsan çok aciz ve çok çaresizdir Rabbim yağmur yağdırmazsa, elinden ufacık bir şey bile gelemez. Rabbi rızkını kıssa, ne kadar çalışsa çabalasa da bir parça ekmek bile yiyemez. Allah her şeyi öyle kusursuz yaratandır ki, ağaçlar yeşerdiği zaman meyvelerinden faydalanıyoruz kuruduğu zaman ise bizleri ısıtıyorlar.. Rab diyor ya ayetlerinde.



14 / İBRAHİM SURESİ

Rahman ve Rahim Olan Allahın Adıyla


34- Size her istediğiniz şeyi verdi. Eğer Allahın nimetini saymaya kalkışırsanız, onu sayıp-bitirmeye güç yetiremezsiniz. Gerçek şu ki, insan pek zalimdir, pek nankördür.



Gerçekten de öğle saymaya kalksak güç yetiremeyiz. İnsan yaşamaya devam etiği süre Rabbin nimetlerine muhtaçtır.
İnsan sabah kalktığından itibaren Rabbin nimetlerini tadar. Gerçekten insan saymaya kalsa sayamaz anlamaya çalışsa anlıyamaz. Rab insana o kadar nimeti yaşatırken insanlar Rabbin onlara verdiği bu nimetlerle azıp sapıtıyorlar.
İnsanın soluduğu hava bile Rabbin nimetlerinden bir nimettir. İnsan ya bu kadar nimeti yaşayıp Rabbin gücünü görüp doğrularla yaşamıyor ve cehennemi kazanıyor ya da Rabbin gücünü kudretini tek oluşunu her şeye gücü yetişini hep olduğunu ve hep olacağına şahitlik edip Rabbe canını sunuyor ve cenneti kazananlardan oluyor.
İnsan kendini bir şey zannediyor ama bir damla yağmur yağdırmaya gücü yetemez ya da bir çiçeğe hayat vermeye. İşte bu kadar aciz ve çaresizizdir.
İnsan hayatını her zaman şükrederek yaşamalıdır. Allah bana tutan eller vermiş basan ayaklar vermiş eğer ben bunun karşılığını veremiyorsam Rabbe dosdoğru canımı sunamıyorsam sonum ne kötü. İnsan etrafındakilere bakıp kendi hayatına şükretmeli çünkü benim gibi yürüyemeyen, koşamayan, konuşamayan, düşünemeyen ve yemek yiyemeyen o kadar çok insan var ki, Allah bana bir can vermiş doğdum, büyüdüm ve hesabını vereceğim bir hayatım var. İnşallah Rabbin doğrularına körelmeden doğruya doğru yanlışa yanlış diyip yaşayanlardan olurum ve tüm kardeşlerimle birlikte cenneti kazanırız.

AMİN

(Gamze)

15- Fakat insan; ne zaman Rabbi kendisini bir denemeden geçirse, ona bir keremde bulunsa, nimetler verse: 'Rabbim bana ikram etti' der.
16- Ama ne zaman onu deneyerek, rızkını kıssa, hemen: 'Rabbim bana ihanet etti' der.
Fecr suresi


Allahın Adıyla
İnsan müsaittir kızmaya isyan etmeye ama bir o kadar da duygularını kontrol etmeye sahiptir.
Ayette de dediği gibi Rab dener insanı varlıkta da yoklukta da varken şükrede bilecekler mi tabi kafirler varken unuturlar Allah’ı dünyaya öyle bir bağlanırlar ki,sürekli dünyaya dair planlar daha çok istekleri olur ellerindekilere,şükretmezler.
Ayette diyor yine verdiğim zaman mutlu peki deneyerek rıskını kıstığım zaman aynı şekilde mutlu olacakmı?
İşte teslimlerin farkları olan taraflarından biride bu onlar yaptıkları her işte her anlarında Rabbi anarlar.Buraya biriktirmezler ahrete biriktirirler.Elinde bir şeyden fazla olsun istemezler şükretmeyi bilirler.
Bizleri yaratan, yaşatan ve her şeyi yaratan Rabbe şükretmeliyiz.Rabbimizin bize verdiği o kadar çok nimet var ki saymaya çalışsan sayamasın.
Dünyayı yaratmış,bizleri yaratmış,cenneti ve cehennemi yaratmış ve bizlere akıl vermiş.Doğruyu yanlışı öğretmiş,buna rağmen yanlışı seçenler oluyor yani bir anlamda cehennemi seçenler.


Rableri onlara katından bir rahmeti,bir hoşnutluğu ve onlar için,kendisine sürekli bir nimet bulunan cennetleri müjdeler.


Burada elindekilere şükredip doğrularla birlikte kalıp sonunda nimetlerle donatılmış cennet var.
Doğru bir şekilde yaşıyoruz elhamdülillah.Ve şükredecek o kadar çok şeyimiz var ki.Bizleri yaratan Rabbe doğru bir kul olmak isteriz

(Ümmühan)

Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla.
Bizi hesapsız rızıklandıran nimetlerle donatan Rabbe şükürler olsun.
Rabbim bizim için güneşi ve ayı boyun eğdirmiş. İhtiyacı olan bizler için gereksinimimizi karşılamaktalar.
65- Allah gökten su indirdi, ölümünden sonra yeri onunla diriltti; işitebilen bir topluluk için bunda gerçekten bir ayet vardır.
66- Sizin için hayvanlarda da elbette ibretler vardır, size karınlarındaki fers (yarı sindirilmiş gıdalar) ile kan arasından, içenlerin boğazından kolaylıkla kayan dupduru bir süt içirmekteyiz.
68- Rabbin bal arısına vahyetti : Dağlarda, ağaçlarda ve onların kurdukları çardaklarda kendine evler edin.
69- Sonra meyvelerin tümünden ye, böylece Rabbinin sana kolaylaştırdığı yollarda yürü-uçuver. Onların karınlarından türlü renklerde şerbetler çıkar, onda insanlar için bir şifa vardır. Muhakkak düşünen bir topluluk için gerçekten bunda bir ayet vardır.
18- Eğer Allah' ın nimetini saymaya kalkışacak olursanız, onu bir genelleme yaparak bile sayamazsınız. Gerçekten Allah, bağışlayandır, esirgeyendir.
Rab insana ihtiyacı olanı ihtiyacı kadar vermiştir. Hepsi belirli bir süreye kadar devam edip yerni almakta. Asıl kalıı olacak olan insanın imtihanları karşısın da sergilediği tavırdır. İnsanın yaşam içerisinde ihtiyaçlarını karşılamasın da bir güçlük yoktur.
Rab haberdar olandır beni, benden iyi tanıyandır. Bana verdiği nimetleri yine beni denemek için verendir.
Rab ayetlerinde bahsediyor 'ya şükredici olur, ya nankör kafir' diye. İnsan Rabbin nimetleri karşısında ancak iki tavırdan birini sergileyebilir. Şükredip nankörleşmek ten sakınmak ta nankörlük edip azgınlaşmak da kendi elindedir.
Dünyanın geçici güzelliklerinden biri güzel gelse zaten, elindekilere şükretmeye değil daha fazlasını istemeye başlar. Ancak ihtiyacı olana zaten sahiptir. Ama bunu farkında değildir.
Şükredebiliyorsak, Rabbin vaadini ümit ediyoruzdur.
Ne tatmin edebilecektir bizi, dünyaya dalmaya. Daha lüks bir evde yaşamak mı bize değer kazandıracak?
Daha kaliteli bir tabakta yemek yediğimizde mi yemek da lezzetli olacak?
Rabbin katında bu şekilde yaşayanlarda, Rabbin dilemesiyle imtihan olarak aç yaşayanlarda aynı.
Üstünlük ancak takvadadır der Rab. Rabbin razı olacağı bir yaşam sürmek insanın elindedir.
Allah insanın elinde teslimiyeti alınca nankörleşiyorlar. Teslimiyetin hakkı verebilmek için çalışıp çaba harcarız. Bu nimeti yitirenler nankörleşiyorlar. Işığı göremez hale geliyor, boş bir arayış içine düşüyorlar Dünyanın geçici hevesleriyle avunmaya başlıyorlar. Böyle bir yaşam sürdükleri için Rabbin nimetlerini göremiyor ve şükredemiyorlar.
Rab bize düşünebilmeyi vermiş. Baktığımı zaman sayısız nimetlere sahibiz. Rab bu nimetleri sonucunda sergileyeceğimiz neticeyi denemek ve imtihan etmek için vermiştir. Hesabını vereceğiz dünyada sahib olduğumuz her bir nimetin.
102/8 Sonra o gün, nimetten sorguya çekileceksiniz.

(Hacer)

Rabbin nimetleri.
Rab insanı yarattı ve denemekte kendisine inananlarada inanmayanlarada hesapsız rızık vermekete.
Yaşamaktalar ve görüyorlar rabbin nimetlerini buna rağmen hala inkar etmekteler gömekteler allahın ayetlerini:
Rahman suresi allahın adıyla
19- Birbirleriyle kavuşmak üzere iki denizi salıverdi.
20- İkisi arasında bir engel vardır; birbirlerinin sınırını geçmezler.
21- Şu halde Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?
22- İkisinden de inci ve mercan çıkar.
23- Şu halde Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?
görmek isteyene rabbin nimetleri açık bilmekteyiz ki rabbin yarattıklarını düşündüğümüzde ve gördüğümüzde imanımız dahada artar bütün bunları yaratan bir rab var.
Onu yüceltebildiğimiz kadar yüceltmeliyiz .
Bütün bu yarattıklarına rağmen rabden uzaklaşmaktan korkmalıyız, korkmelıtyz işitmez ve görmez olmaktan.
İnsan o kadar aciz ki hava ve okzijen olmadan yaşayamaz rab elimizde suyu alsa yine insan susuz yaşayamaz . aynı şekilde yemek yemedende yaşayama insan.
vicudumuz enbüyük örnek bizler için bütün organlarımız bir düzen içinde işlemekte organın birisi rahatsızlandığında rab şifayı vermesse bütün organların düzeni bozulur.
Ondan başka sığınacağımız ondan başka yardım dileyeceğimiz yoktur.
buna rağmen bütün nimetlere nasıl nankör olabilirsin?
Lokman suresi Allahın adıyla
27- Eğer yeryüzündeki ağaçların tümü kalem ve deniz de -onun ardından yedi deniz daha eklenerek- (mürekkep) olsa, yine de Allahın kelimeleri (yazmakla) tükenmez. Muhakkak Allah üstün ve güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir.